Mert’ten dertler tasalar, çarpıcı detaylar… Senin için

Belediyenin, tanıdığın promosyon için yaptırdığı ve bir şekilde eve giren defterlere vefalı bir şekilde yaklaşan tek güruh teyzelerdir. Özenle tutsalar dahi sayfanın kenarında köşesinde Osman Otomotiv, Kamil Yapı Market, Kardeşler Market yazar. Tarif anlaşılmaz ya da bir eksik olduğu düşünülürse tükenmez kalemle o yazıların içi boyanır, dışına yeniden şeritler çekilir. Bir yanlışlık varsa üzerini karalayıp yola devam edilir. Her ne kadar zihinlerde hor kullanıldığı fikri akla gelse de o defterler kuşe kâğıda basılmış, her tarifinin özenle fotoğrafının çekildiği 500 sayfalık tarif kitaplarından çok daha lezzetli tarifler bulundurur. Çünkü Anadolu insanı “pratik tarif” denen şeye yabancıdır. Buzdolabının dipfrizinden çıkan her şeyin ardında meşakkatle uğraşan kadınlar vardır.

Bir zamanlar ilanlara, broşürlere bakarken hangi fontta yazdıklarını tahmin etmeye çalışıyordum. İncelediğim tarif defterlerindeyse bu iki kat zevkli oluyor. Ortaokul -küçük bir ihtimal- lise okuyan teyzelerimizin Times New Roman ile başlayan cümleleri, sona doğru Mısır hiyerogliflerine dönebiliyor. Okuma yazmayı halk eğitimden öğrenenler ise ikinci sınıfın parlak kızı Elif’in yazı stilini kullanıyorlar. Olur olmadık yerlere nokta konur, uzun sürer… Dünya bazen acımasız olabiliyor.

Globalleşen dünya annelerin tarif defterlerini bile vurdu. Modern Anadolu Ev Hanımlarının defterleriyle ilgilemiyorlar. Onlar her ne kadar Youtube tariflerinden yararlansalar da ablasına, annesine ya da teyzesine sorarak yemek yaparlar. Son karar, her zaman telefonun diğer ucundadır. Telefonla aramak neyse ama mutfak kıdemi daha yüksek olan bir anneyle mutfaktaysanız kendinize dikkat edin. Burası artık mutfak değil bir kurt ini, bir karargâh. Bu ortamda yemek yaparken kıdemli bir anneye, eksik olduğunu düşündüğünüz hiçbir şeyi sormayın. Size olan güveni pamuk ipliğine bağlı olan anne, bir anda her şeyi elinizden alıp kendisini kanıtlama çabasıyla her şeyi yarım saat içinde yapıp size sadece orta şekerli Türk kahvesi yaptırır.

Anadolu’daysanız zeytinyağını, Ege’deyseniz hayvansal yağları, Doğu Anadolu’daysanız Ayçiçek yağını sevmeyin, yadırgayın.

Bunları nerden mi biliyorum, mutfak meraklısıyım. Boş zamanlarımda yazı yazan her şeyi okuyorum. Mesleki deformasyon.

One Reply to “Süresiz Dizinler – II”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir