Dadaizm, 1916’da I. Dünya Savaşı’na karşı Zürih’te ortaya çıkan sanatsal ve edebi bir harekettir. Bu akım savaşın ve onun acımasızlığının anlamsızlığını yansıtır. Dadaizm’in tanımlanması oldukça zor çünkü Dadaistler keskin bir sanat tanımından tamamen kaçmak; yerleşik sanatsal normlardan vazgeçmek istediler. Bu akımda odak, estetik açıdan hoş bir sanat eseri çıkarmak değildi. Dadaizm, geleneksel sanata, sanatçıların rolüne ve toplumsal sorunlara meydan okuyan şeyler yaratmak üzerine kurulu ilk kavramsal sanat hareketiydi. Kübizm, Dışavurumculuk ve Fütürizm’den etkilenen Dada sanatı müzik, edebiyat, resim, heykel, performans sanatı ve fotoğrafçılığı kapsıyordu. Akım kısa süreli varlığına rağmen Dada sanatçılarının başarılarının etkisiyle sanat tarihine derin bir etki bıraktı. Dadaizm prensiplerinin edebiyata nasıl yansıtıldığına ve bugün Dada hareketini karakterize eden özelliklere göz atalım.
Dadaizm’in Kısa Tarihi
Dadaizm’in kökleri Zürih’te 20. yüzyılın başlarına kadar uzatılabilir. Avrupalı sanatçılar, yazarlar ve bilim insanları savaşın sonucu olarak evlerini terk etmek zorunda kaldılar. Bu savaşın Dada hareketinin oluşumunda önemli bir faktör olduğu, sanatçıların milliyetçilik, akılcılık, materyalizm ve diğer tehlikeli izm’lere karşı performanslar, şiir ve manifestolar aracılığıyla meydan okumalarıyla kanıtlanabilir.
Zürih’te çıkmış olmasına rağmen, Dadaizm kısa ömürlü varoluşunda, geniş çapta yayıldı ve dünyanın dört bir yanındaki sanatçılar esprili çalışmalarıyla hem sanatı hem de toplumu dönüştürme ideallerini paylaştı. Zürih’te Ball, Tristan Tzara ve Hans Arp gibi sanatçılar kültürel değerleri değiştirmek için edebiyat ve absürt gösteri sanatını kullanmışlardı. Marcel Duchamp, Man Ray ve Beatrice Wood gibi “New York Dadaistleri”, günlük kullanılan objeleri sanat eseri olarak kabul ettiler, bu da geleneksel sanat anlayışına karşı bir devrim niteliğindeydi. Raoul Hausmann, Hannah Hoch ve Max Ernst gibi Alman Dadaistler hareketi politik bir ifade biçimi olarak kullandılar. 1924’e gelindiğinde Dada hareketine ilgi azaldı. Soyut ve kavramsal sanat, performans sanatı, enstalasyon sanatı* ve Gerçeküstücülük gibi modern hareketlerin hepsi bir şekilde, Dada öncülerinden ilham alarak hayata geçirildi.
Edebiyatta Dadaizm
Dadaizm resim, edebiyat, tiyatro ve müziği içine alan sanat dallarında etki yarattı. Şair Emmy Hemmings , müzisyen Francis Picabia ve sanatçı Marcel Duchamp, resim, heykel ve sinema branşlarında devrimler yaptı. Ortamdan bağımsız olarak, Dadaizm’in her bir temsili, hafif müstehcenlik, mizah ve akla pek uymayan gösterilerle doluydu. Mizah gibi, Dada hareketi sırasında yaratılan her şey absürt, paradoksal ve uyuma aykırıydı.
Sanatsal Özgürlük
Dada sanatçıları kültürel standartları ve değerleri reddeder ve böylece sanatın ne olabileceğinin geleneksel tanımlarından pek memnun değillerdi. Duchamp, sanatta tam özgürlük felsefesini savundu ve birçoğu da onu izledi. Sanatçılar kültürel standartları reddetmek için montaj, kolaj ve günlük objeleri kullandılar. Şiir yapısı da geleneksel şiir yapısından uzaklaştı. Fransız şair Stéphane Mallarmé sözdizimini karıştırdı ve şiir yazmak için kelimeleri sayfalara serpiştirdi. Bu tür kırık yazı kullanımı, T.S.Elliot ve Ezra Pound’un çalışmalarına da yansımıştır.
Dadaizm savaşa tepki olarak büyüdüğünden, bu hareket isyan ve protesto olarak damgalandı. Yazılan, çizilen, yaratılan ve sahneye taşınan her şey, daha önceden uygulananlara karşı çıkmak ve şok yaratmak için tasarlanmıştır. Mevcut kültürel standartlara meydan okuyarak ortaya çıkan eserler sadece bir korku ve şaşkınlık duygusu değil, heyecan ve kahkahadan karışıklık ve öfkeye kadar değişen diğer duyguları da uyandırdı. Dadaizm irrasyonel olanı kucaklamıştır. Bu hareket, Freud’un bilinçaltı ve serbest çağrışım kuramlarından büyük ölçüde etkilenmiştir; bu, bilinçaltının, bilinçli düşüncelerin sansür mekanizmasından kurtarılması için bir yöntemdir. Dada yazarları ve şairleri serbest çağrışımı, sansürlemeden düşündükleri ve hissettikleri her şeyi yazacakları bir araç olarak kullandılar. Yazarların izlediği bir diğer yol da, yarattıklarına şans ve rastgelelik eklemekti. Kabul edilmiş sanatsal uygulamalara daha fazla meydan okumak için doğaçlama kullandılar. Şair Tzara’nın şöyle bir sözü var : “Dada’nın başlangıcı, sanatın değil, iğrenmenin başlangıcıdır.” , bir sanat yapıtı asla güzel değildir, resmi emirle, nesnel olarak, herkes için diyerek Dadacılar için güzelliğin anlamsızlığını ifade etmiştir. Sanat sadece kendiliğinden olduğunda, sadece sanatçı için değerli olabilir. Tzara Dadaist bir şiirin tarifini şöyle veriyor:
DADAİST BİR ŞİİR YAZMAK İÇİN
Bir gazete alın
Makas alın
Bu gazetede şiirinize vermeyi tasarladığınız
Uzunluğa sahip olan bir makale seçin.
Makaleyi eşit parçalar halinde kesin.
Daha sonra bu makaleyi meydana getiren kelimeleri özenle kesin
Ve bir torbaya koyun.
Yavaşça karıştırın
Daha sonra her kupürü peş peşe
Torbadan sırayla çekin.
Olduğu gibi yazın
Şiir size benzeyecektir.
İşte siz “çekici bir duygusallığı olan-her ne kadar halk tarafından anlaşılmaz
İse de- son derece değişik bir yazarsınızdır.”
1916’da Hugo Ball, Zürich’te bir gece kulübü olan Cabaret Voltaire’de sahneye çıktı ve burada yeni ses şiirlerini sergiledi. Bu şiirler yinelenen melodilerden ve algılanamayan sesli kelimelerden oluşuyordu ve Ball gösterisinde kafasına sert, parlak mavi karton silindirler takıyordu. Bu, Dada edebiyatının en belirleyici anlarından biriydi ve bu akımın özellikleri o zamandan bu zamana çağdaş şiir ve yazını etkilemeye devam ediyor.
Enstalasyon: Yerleştirme ya da enstalasyon, geleneksel sanat eserlerinden farklı olarak, çevreden bağımsız bir sanat nesnesi içermeyip belirli bir mekân için yaratılan, mekânın niteliklerini kullanıp irdeleyen ve izleyici katılımının temel bir gereklilik olduğu sanat türüdür.
Kaynakça
Kristiansen, Donna M. “What Is Dada?” Educational Theatre Journal, vol. 20, no. 3, 1968, pp. 457–462. JSTOR, www.jstor.org/stable/3205188. Accessed 26 Apr. 2020.
Bojtár, Endre. “The Avant-Garde in Central and Eastern European Literature.” Art Journal, vol. 49, no. 1, 1990, pp. 56–62. JSTOR, www.jstor.org/stable/777181. Accessed 26 Apr. 2020.
Duchamp, Marcel, et al. “TWO CONVERSATIONS: MARCEL DUCHAMP AND TRISTAN TZARA.” The Yale University Library Gazette, vol. 60, no. 1/2, 1985, pp. 77–80. JSTOR, www.jstor.org/stable/40858878. Accessed 26 Apr. 2020.
“Edebiyatta Dadaizm.” Edebiyat Ve Sanat Akademisi, edebiyatvesanatakademisi.com/siir-sanati-siir-akimlari/edebiyatta-dadaizm/19825.